Müftüoğlu: “ 5’li konferansın tarihinin gecikmeksizin belirlenmesinde fayda görülmektedir”
23 Kasım, 2016Restorasyonu tamamlanan Kumarcılar Hanı açıldı
24 Kasım, 2016Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıslı Türklerin haklarını alacağı bir çözümden ve bunun erken olmasından vazgeçilmediğini de söyledi.
İki günlük İsviçre görüşmelerinin ardından ülkeye dönen Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Ercan havalimanında düzenlediği basın toplantısında, daha iyi haberler veremeyeceği için üzüntü içerisinde olduğunu söyledi.
Müzakerelerdeki 6 başlığın dördünde; Yönetim ve Güç Paylaşımı, Avrupa Birliği ile İlişkiler, Mülkiyet ve Ekonomi başlıklarında halen çözüm bekleyen konuların bulunduğunu ancak ciddi ilerlemelerin de kaydedildiğini söyleyen Akıncı, kaydedilen ilerlemeden dolayı Toprak ve Güvenlik/Garantiler konusunun gündeme gelebildiğini söyledi.
Rum Lider Anastasiadis ile beşli toplantıya giden sürecin üzerinde varılan mutabakatı aktarmak için gidilen New York’ta, Rum tarafının tavır değişikliği sergilediğini anımsatan Akıncı, Kıbrıs Rum tarafı ile toprak konusunun derinlemesine ele alınmasının ardından, Güvenlik ve Garantilerinin ele alınacağı beşli toplantının yapılması, ancak kurgunun Bürgenstock’ta yer alan bir kurgu gibi olması, yani aynı mekânda konuların farklı masalarda ele alınması ancak bir biriyle de ilişkili bir biçimde sürecin götürülmesi konusunda bir anlayışın söz konusu olduğunu anlattı.
İsviçre’deki süreç için Türkiye ve Yunanistan’ın temsilcilerinin, Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum tarafından ayrı bir yerde Güvenlik ve Garanti meselelerini görüşmek için bir araya gelmesi için ortak bir anlayış da geliştirildiğini ancak Yunanistan’ın karşı çıkmasıyla bunun hayat bulamadığını söyleyen Akıncı, Türkiye’nin böyle bir düzenlemeye onay verdiğini söyledi.
İsviçre’de Kıbrıs sorununun çözümü yönünde yaratılan ilginin Yunanistan ve Türkiye’yi de görüşmeye ittiğini kaydeden Akıncı, Mont Pelerin’de ayrıca beşli konferansın tarihinin de ilk kez gündeme geldiğini söyledi.
İsviçre’de kriterlerde anlaşmaya varılamaması ve güvenlik/garantiler konusunun ele alınacağı görüşmenin tarihinin belirlenememesinin nedeni konusunda da Akıncı, “Ne yazık ki muhataplarımız beşli toplantıda, aynı zaman dili içerisinde, aynı mekânda ancak farklı masalarda yapılacak müzakerelerde son şekli verilecek konulardan biri olan toprağı daha işin başında kendi lehinde sonuçlandırma ve Kıbrıs Türk tarafının müzakere gücünü sıfırlama gayretini ortaya koydular. Beşli konferansta ele alınacak bir başlangıç haritası yerine ısrarlı oldukları dönecek kişi rakamlarıyla neredeyse toprak düzenlemesini tamamen kendi arzuları çerçevesinde bitirebileceklerini planladılar“ dedi.
Yunanistan’ın da benzer tavır sergilediğini ve Türk askerinin tamamen çekileceği, garantilerin kaldırılacağı bir görüşmeye katılabileceklerini açıkladıklarını anımsatan Akıncı, yapılan yoğun istişareler sonucunda Yunanistan’ın koşullu olarak beşli konferansa katılma şartının aşıldığını söyledi.
İsviçre’ye iyi niyetle gidildiğini, önemli adımlar atıldığını ancak karşılık göremediklerini ifade den Akıncı, “Müzakere etmeye gittik ama Kıbrıs Türk halkının haklarını teslim etmeye gitmedik. Çözümün ancak eşitlik, özgürlük ve güvenlik çerçevesinde bulunabileceğini her zaman aklımızda tuttuk. Kıbrıs Rum toplumunun haklarına saygılı olurken Kıbrıs Türk halkının haklarına saygı bekledik” dedi.
Akıncı, “Dönüşümlü başkanlık ve kararlara etkin katılım gibi Kıbrıslı Türkler için hayati öneme sahip iki konuyu bağlamaktan kaçınırken, mülkiyette de bu (manevi bağ) hususu bağlayamamışken, toprağı bir bütün olarak şimdiden bitirip alacağını alıp, Kıbrıslı Türkleri müzakere edemeyecek bir noktaya getirme gayretini kabul edemeyeceğimizi anlatmaya çalıştım. Bu işi Mont Pelerin’de tıkayan bu oldu” dedi.