Cumhurbaşkanlığı’nda “KKTC’nin Enerji Arz Güvenliği” istişare toplantısı yapıldı

Cumhurbaşkanlığı’nda “KKTC’nin Enerji Arz Güvenliği” istişare toplantısı yapıldı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz,  Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel, TC Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, Ana Muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu’nun katıldığı toplantının ardından, Tatar ve Yılmaz ortak basın açıklaması yaptı.

Toplantıda enerji planlamasında alternatifleri, köklü çözümler için neler yapılabileceğini değerlendirdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, enerji meselesinin köklü bir çözüme kavuşması ve sürdürülebilir olmasının önemine dikkat çekti.

Güney Kıbrıs’ın gündeminde de bu konunun olduğunu, bin kilometre uzaklıkta olan Yunanistan’a kabloyla nasıl bağlanılabileceğinin tartışıldığını ifade eden Tatar, “Aklıselim, Türkiye üzerinden enterkonnekte sisteme bağlanılması bu adanın geleceği bakımından fevkalade önemlidir ve doğru projedir. Siyaset meseleyi nereye taşıyacak hep birlikte göreceğiz” dedi.

Anavatan Türkiye’nin her zaman KKTC’nin yanında olduğunu kaydeden Tatar, “İki devletli bir çözümde Anavatan Türkiye’nin garantörlüğün devamının, caydırıcı bir güç olarak Türk askerinin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin adadaki varlığı yaşamsal öneme haizdir” dedi.

Egemen eşitliğin ve eşit uluslararası statünün teyidi ile ortak bir müzakere zemininde bir araya gelinebileceğini son 4 yıldır dile getirdiklerini belirten Tatar, “Bir görüşme süreci başlayacaksa bizlerin de taleplerinin mutlak surette yerine getirilmesi ısrarımı New York’ta da ifade edeceğim” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, 22 Eylül’de New York’a gideceğini, BM Genel Sekteriyle ikili görüşme yapacağını da anımsattı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Bize uygulanan izolasyon ve ambargoların hafifletilmesini beklerken Güney Kıbrıs’ın mülkiyet, turizm, üniversiteler konusunda yapmakta olduğu saldırıları da büyük bir üzüntü ile müşahede ediyoruz.  Niyet belli ki ortalığı germek…” diye konuştu.

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, halkın gündelik ve sosyal yaşamı kadar ekonomiyi ilgilendiren elektrik meselesini kapsamlı şekilde değerlendirdiklerini kaydederek, “Sayın Tatar’ın öncülüğünde elektriğin siyaset üstü bir konu olarak ele alınmasını çok değerli buluyorum” dedi.

Kısa, orta ve uzun vadede yapılacaklar ayrıntılı şekilde masaya yatırıldığını ifade eden Yılmaz, “Rakamlar bir tarafa, esas olan Türkiye Cumhuriyeti’nin sevinçte, tasada, kıvançta Kıbrıs Türk halkı ile bir arada olmasıdır” dedi.

TC ve KKTC hükümetleri arasındaki ilişkilerin iyi ve verimli olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Bazen yabancı kuruluşların yönlendirilmesiyle bunun farklı yönlere çekip, ilişkilere zarar vermeye çalışanlar olduğunu da görüyoruz” diye konuştu.

Başbakan Ünal Üstel ile Ankara’da kablo ve elektrik konusunda protokol imzaladıklarını anımsatan Cevdet Yılmaz, “Bunlar büyük ölçekli ve çok boyutu projeler. Sonuçlanması zaman alıyor ama kararlıyız, siyasi irademizi ortaya koyduk, çalışmaları tamamlayıp gerekli adımları önümüzdeki dönemlerde atacağız” diye konuştu.

Siyasi konulara da değinen, “Sayın Tatar çok doğru, hakkaniyetli, adadaki gerçeklere uygun bir siyasi duruş sergiliyor” diyen TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Kıbrıs’ta bir çözüm olacaksa iki devlet gerçeğini gören bir çözüm olması gerektiğini kaydetti.

Yılmaz, “Kim ne derse desin bu adada 50 yıldır huzur var, güven ortamı var… Bunun sebebi Mutlu Barış Harekatı’dır. İyi ki o gün o müdahale yapıldı. Yapılmasaydı bugün nasıl bir tabloyla karşı karşıya olurduk…! Ortadoğu’da olanlar bizi bunu gösteriyor” dedi.

Taşınmaz Mal Komisyonu’ndaki ilerlemelerden memnun olduklarını söyleyen Yılmaz, iki ülke arasında imzalanan Ekonomik ve Mali İş Birliği protokolüne de değinerek, yürürlüğe giren anlaşmayla ilgili ilk kaynak aktarımlarının gerçekleştirildiğini belirtti.

“Amacımız KKTC’nin ekonomik ve sosyal kalkınmasına destek olmaktır. Halkın refah seviyesinin artmasına katkıda bulunmaktır. Daha rekabetçi, katma değeri daha yüksek bir ekonominin oluşumunu desteklemektir” diyen Yılmaz, “Kuzey Kıbrıs, geçmişle mukayese edilemeyecek bir noktaya gelmiş durumda” dedi.