Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu KKTC’de yaşayan İngilizlerle biraraya geldi
13 Aralık, 2017364 Mücahide’ye onur madalyası ve beratı takdim edildi
14 Aralık, 2017Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, bugün İstanbul’da gerçekleştirilecek İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Devlet Başkanları ve Dışişleri Bakanları Olağanüstü Zirvesi’nde İİT’de “Kıbrıs Türk Devleti” adıyla yer alan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini temsil ediyor.
İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayında yer alan zirve, İİT Dışişleri Bakanları Konseyi Olağanüstü Toplantısı ile başladı.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dönem başkanı sıfatıyla yaptığı çağrı üzerine bugün İstanbul’da toplanan zirvede, Kudüs konusu ele alınıyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyacakları açıklaması üzerine, kentin “Statüsüne ve bölge barışına ilişkin hassasiyet arz eden bu gelişmeler karşısında İslam ülkeleri arasında ortak hareket etmeye ve koordinasyon sağlamaya dönük olarak İslam İşbirliği Teşkilatını olağanüstü zirveye” davet etmişti.
Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu İİT Dışişleri Bakanları Olağanüstü Konsey Toplantısında İİT üye ve gözlemci üye devletlerin Dışişleri Bakanları ve temsilcilerine hitap etti.
Ertuğruloğlu, burada yaptığı konuşmasında, ABD tarafından Kudüs konusunda alınan “İsrail’in başkenti olarak tanınması” kararı için; “Bu karar ne bu kararı alan ne de bu karardan fayda bekleyenlere hiçbir fayda getirmeyecektir” diyerek, bu kararın bir an evvel iptal edilmesinin, bütün bir bölgenin huzuruna hizmet edeceğini vurguladı.
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Kudüs’e ilişkin gelişmeler ışığında toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı’nda üyelere hitap etmenin kendisi için büyük bir onur olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“İslam İşbirliği Teşkilatı zirve dönem başkanı olarak bu önemli toplantının gerçekleştirilmesi için yaptığı duyarlı çağrıdan dolayı Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ekselansları Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımı sunarım.
Dünya, siyasetin hukukun üstüne çıktığı bir dönemi daha yaşıyor. Ve ne yazık ki bu tecrübeyi tekrar İslam ve İslam toplumları üzerinden yaşıyor.
Üç din için de kutsal Kudüs şehri ve onun üzerinden oynanan siyaset; korkarız ki, bölgede var olan gerilimi daha büyük bir çatışmaya dönüştürecektir.
Müslüman ve Hristiyan toplumların buna sessiz kalması beklenemez ve beklenmemelidir.
Kudüs meselesi sadece siyasi bir mesele olarak sunulamaz.
Kudüs meselesi biz Müslümanlar için bir din meselesidir. Bir var oluş meselesidir.
Bu kadar hayati bir meselede Müslüman ülkelerin gösterdikleri tepki, aldıkları tavır son derece yetersizdir.
Müslüman ülkelerin temsilcileri kötü bir sınav veriyor.
Bu bölgede var olma ve kendini kabul ettirme mücadelesi veren bir Devletin Dışişleri Bakanı olarak söylüyorum:
Bizim var olma mücadelemizde Müslüman devletlerin bize yaşattığı hayal kırıklığı, ne yazık ki Kudüs meselesinde de kendini göstermiştir.
Bu umursamazlık kimseyi yerinde daha güçlü yapmıyor. Ben bu kadarını beklemezdim.
Bize reva görülen muamele maalesef Kudüs’e de görülmüştür.
Bu topraklar dünya üzerinde ‘Ben Müslümanım’ diyen herkesin ortak paydasıdır. Burası Müslümanların namusudur.
Bir şeyin altını çizmek istiyorum:
Koskoca İslam Alemi içinde bir tek ülke ve bir tek lider bu mücadeleyi korkmadan ve samimiyetle vermektedir.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Şahsının bu ve benzeri meselelerdeki samimi gayretini tarih yazacaktır diye düşünüyorum.
İslam Ülkeleri’nin ortak problemlerde sahici, samimi ve kolektif bir çözüm pratiği geliştirmesi gerekmektedir.
Bölgesel olsun veya olmasın ortak hassasiyetlerin üzerine daha fazla gidilmesi gerekir.
Müslüman toplumların kendi içinde çözebilecekleri problemlere başkalarının müdahalesi hiç bir problemi çözmez.
Aksine problemleri daha fazla büyütür.
Başka merkezlerde kurgulanmış, adı İslam ile anılan, çeşitli terör odaklarının serpilip büyümesine imkan hazırlar.
Eksiğimiz; kurulmuş örgüt ve teşkilatlar değildir.
Eksiğimiz; bunların işlevi ve yeniden tanımlanmasıdır.
Kendimize güvenmek ve birlikte hareket etme zorunluluğumuz vardır.
Ayrıca; Kudüs konusunda alınan bu karar, ne bu kararı alan ne de bu karardan fayda bekleyenlere hiçbir fayda getirmeyecektir.
Bu kararın bir an evvel iptal edilmesi, bütün bir bölgenin huzuruna hizmet edecektir.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdığı ve Tel Aviv’deki Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma yönünde aldığı kararın kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurgular, bu kararın geri alınması talebimizi yinelerim.”
İİT Olağanüstü Zirvesi, Dışişleri Bakanları toplantısının ardından devlet ile hükümet başkanları toplantısıyla devam edecek.
Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, zirve toplantısının tamamlanması sonrasında ev sahibi Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderler onuruna vereceği öğle yemeğine de katılacak.
Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü Kemal Köprülü’nün eşlik edeceği Ertuğruloğlu, zirvenin ardından bugün ülkeye geri dönecek.