
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, KKTC’nin resmen tanınmasını ve müktesep haklarının teyit edilmesini talep ettiklerini belirterek, “Kıbrıs Rum tarafı kabul etsin ya da etmesin, çıktığımız bu yeni yoldan geri dönüş yoktur. Kıbrıs Rumları ve uluslararası toplum Kıbrıs’ın inkar edilemez gerçeğini kabul etmek zorundadır, o da; iki ayrı egemen devletin, iki ayrı demokrasinin, iki ayrı halkın var olduğudur” dedi.
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te düzenlenen ve KKTC’nin gözlemi üye olduğu Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) Bakanlar Konseyi 26. Toplantısı’na katıldı.
Türkiye, İran, Pakistan, Özbekistan, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Türkmenistan, Afganistan ve Tacikistan’dan oluşan üye ülkelerin Dışişleri Bakanları ile bir araya gelen Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, toplantıda yaptığı konuşmada, önemli toplantıya ev sahipliği yapan Özbekistan Hükümeti ile organizasyonun büyük bir başarıyla icra edilmesinde gösterdikleri çalışmalardan dolayı Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Khusrav Noziri ve ekibine teşekkür etti.
KKTC’nin 1992’den itibaren Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın faaliyetlerinin parçası olduğunu ve 2012 yılında da gözlemci statüsü alındığını hatırlatan Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, teşkilatın çalışmalarına her zaman gerekli katkının sunulduğunu söyledi.
Kıbrıs Türklerinin teşkilatın her seviyedeki toplantılarının kararlı bir katılımcısı olduğunu ifade eden Ertuğruloğlu, KKTC’nin sayısız başarılı EİT etkinliklerine ev sahipliği yaptığını anımsattı ve 2023 yılında da KKTC’de EİT etkinliklerini düzenleme niyetini dile getirdi. Buna ilişkin hazırlık çalışmalarının başladığını belirten Ertuğruloğlu, tüm üye devletlerden katılımcıları KKTC’de ağırlamak istediklerini ve değerli katkılarının beklendiğini belirtti.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hem adadaki hem de bölgedeki yeni dinamikler karşısında tasarladığı yeni vizyonu ile ilgili görüşlerini de paylaşan Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, Kıbrıs konusunun yaklaşık 60 yıldır uluslararası toplumun gündeminde yer aldığını ve konunun yanlış teşhis edildiğin kaydetti. Ertuğruloğlu, Kıbrıs konusunun bir statü meselesi olduğunu vurguladı.
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Ada’daki her iki halkın da egemen eşit olduğunu, konuyu çözmeye yönelik her türlü çabanın bu gerçeği hesaba katması gerektiğini belirterek, “Coğrafyanın teyit ettiği üzere, Kıbrıs’ın iki sahibi vardır, hiçbirinin birbirini yönetmeye hakkı yoktur ve ileriye yönelik tek yol her iki tarafın işbirliğini gerektirmektedir” dedi.
Uluslararası toplumun Kıbrıs konusuna yaklaşımının değişmediği sürece karşılıklı kabul edilebilir bir anlaşmanın olmayacağını vurgulayan Ertuğruloğlu, Kıbrıs müzakerelerinde 50 yıldan fazla bir sürenin kaybedildiğini ve yeni vizyon ile ileriye yönelik adım atmanın tam zamanı olduğunu kaydetti.
Sahadaki gerçeğin kabul edilmesinin Kıbrıs adası ve çevresinde çok ihtiyaç olan istikrarı, güvenliği ve işbirliğini kesinlikle mümkün kılacağını ifade eden Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, bu işbirliğinin adadaki iki halkın ve iki devletin egemen eşitliğine, uluslararası eşit statüsüne dayalı olması gerektiğini söyledi.
Bu nedenle, Kıbrıs Türk Halkı’nın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin resmen tanınmasını ve müktesep haklarının, yani devletin egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün teyit edilmesini talep ettiğini belirten Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, şöyle konuştu:
“Kıbrıs Rum tarafı kabul etsin ya da etmesin, çıktığımız bu yeni yoldan geri dönüş yoktur. Kıbrıs Rumları ve uluslararası toplum Kıbrıs’ın inkar edilemez gerçeğini kabul etmek zorundadır, o da; iki ayrı egemen devletin, iki ayrı demokrasinin, iki ayrı halkın var olduğudur.”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Anavatan Türkiye’nin sağlam desteğiyle güçlü durduğunun altını çizen Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, “Uluslararası toplumda hakkımız olan yerimizi almak için engelleri kaldıracağımıza inanıyorum” dedi.
Kıbrıs Türk Halkı’na günlük hayatın her yönünde uygulanan adaletsiz izolasyonu bu platformlarda birçok kez dile getirdiğini hatırlatan Ertuğruloğlu, “EİT üye devletlerinin Kıbrıs Rum tarafının bize uyguladığı insanlık dışı kısıtlamaları ve ambargoları aşmaya yardımcı olmak için her alanda, ülkemizle daha fazla temas ve iletişimde olmayı teminen hızlı bir şekilde somut adımlar atacaklarını içtenlikle umut ediyorum” dedi.