Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay Türk Gençlik Birliği İngiltere heyetini kabul etti
24 Aralık, 2018Bakan Özersay, DAÜ Vakıf Yöneticileri Kurulu heyetini kabul etti
24 Aralık, 2018Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun `Türkiye’nin, Kuzey Kıbrıs’ı işgal ettiği´ yönündeki açıklamalarına sert tepki gösterdi.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) verdiği demeçte; “Türkiye işgalci değil, 1974´ten bugüne hem bu adada, hem de bu bölgede istikrarı sağlayan en önemli ülkedir, 44 yıldır devam eden sulhun güvencesidir” dedi.
Özersay, “Türkiye´nin Kıbrıs´taki varlığı Garanti Antlaşmasına dayanır, İsrail bir işgalci arıyorsa çok uzağa gitmesine ve olayları çarpıtmasına gerek yoktur” diye konuştu.
Özersay, “Filistin topraklarındaki mevcudiyetlerini hangi antlaşmaya ya da hukuki argümana dayandırabiliyorlar? İnşa ettikleri güvenlik duvarı Uluslararası Adalet Divanı tarafından yasa dışı ve insan haklarını ihlal eden bir adım olarak kabul edilmiştir. Güvenlik Konseyi bugüne değin sürdürdükleri işgali kınamadıysa sebebi geleneksel olarak aldıkları ABD desteğidir, ABD vetosudur. Vurgulamak istiyorum, Türkiye Antlaşmaların tarif ettiği Garantör sıfatıyla müdahalesini yapmıştır ve o sağlam zeminden hareketle Kıbrıs´tadır” dedi.
Özersay, “Düşmanımın düşmanı dostumdur” benzeri bir anlayışın bu yüzyılda sadece ve sadece zarar vereceğini vurguladı.
Özersay şöyle devam etti:
“İsrail’in Kıbrıs Rum tarafı ile yöneldiği ittifakın kimseye karşı olmadığı söyleniyordu, oysa son dönemde yaptıkları açıklamalar ve yaklaşımları, Doğu Akdeniz’deki bu işbirliği girişimlerinin dışlayıcı ve ötekileştirici olduğunu ortaya koyuyor. Umarım İsrail körü körüne Rum tarafının Türkiye karşıtlığına dayalı politikalarına kapılmaz aksi halde bu bölgede istikrar sıkıntıya girecektir.”
İsrail’in Rum tarafı ile ilişkilerini de eleştiren Özersay, “Türkiye ve KKTC´ye karşı şekillenen bu birlikteliğin nereye yöneldiği, bu son açıklamalarla daha bir belirginleşiyor ve pek de barışçıl bir inisiyatif olmadığı anlaşılıyor. Bölge barışını önemsediğini söyleyen herkesin bir değil birkaç kez düşünmelerini salık veririm” diye konuştu.