BM: “Toprak düzenleme kriterlerinde anlaşmaya varılamadı, taraflar Kıbrıs’a dönüp değerlendirecekler”
22 Kasım, 2016Duncan: “Müzakerelerin tamamen çöktüğünü söylemek abartılı olur, müzakereler şimdilik durdu”
23 Kasım, 2016İsviçre’de Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in katılımıyla yapılan ikinci tur görüşmeler, Kıbrıs Rum tarafının “maksimalist tavrından vazgeçip makul çizgiye yanaşmaması” nedeniyle ileriye götürülemedi.
Beş saat süren görüşmenin ardından Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, basına açıklama yaptı.
Açıklamasında Barış Burcu, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın çözüm yolunu açmak için büyük mücadele verdiğini, elinden geleni yaptığını, kendisinin de gelinen aşamada mutlu haber verememenin üzüntüsü içerisinde olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı’nın adaya döndükten sonra değerlendirme yapacağını ve gerekli kararların ona göre açıklanacağını belirten Burcu, “Bütün bir toplum olarak yeni durumu değerlendireceğiz” dedi.
Kıbrıs Türk tarafının, 7 Kasım 2016 da başlayan Mont Pelerin’deki görüşmelere iyi niyetle, hem politik, hem de teknik seviyede hazır olarak geldiğini; Kıbrıs Türk tarafının son aşamaya gidebilmek için de elinden geleni yaptığını kaydeden Burcu, “Maalesef Kıbrıs Rum tarafı, yeterli hazırlıkla gelmedi. Yeterli bir politik, felsefi ve teknik hazırlıkları yoktu” dedi.
Kıbrıs Türk tarafının 11 Kasım 2016 da Kıbrıs Rum talebi üzerine görüşmelere bir haftalık ara verilmesine, barış sürecine katkı koyması umuduyla razı olduğunu belirten Burcu, ancak bu bir haftalık sürecin doğru bir şekilde kullanılmadığına tanık olduklarını, önceki gün başlayan ikinci tur görüşmelerde bunun işaretini de gördüklerini söyledi.
Kıbrıs Rum tarafının toprak konusunu bitirme, diğer taraftan da Kıbrıs Türk tarafının da beklentisi bulunan diğer dört başlık altında kalan konuların da güvenlik ve garantilerin ele alınacağı son aşamaya bırakılması düşüncesinde olduğunu söyleyen Burcu, tıkanıklığın nedeninin, “Kıbrıs Rum tarafının dönüşümlü başkanlığı bile beşli konferansta bir pazarlık konusu olarak cebinde tutma“ ve toprak konusunda “yüksek bir pazarlık marjıyla Kıbrıs Türk tarafının karşısında durma” tutumu olduğunu söyledi.
Yunanistan Başbakanı’nın ”garantiler iptal edilmez, Türk askerlerinin adadan çekileceği tarih de belirlenmezse beşli konferansa katılmayacağı” açıklamasını anımsatan Burcu, “Bu adeta sonucu toplantıya gitmeden elde etme taktiği olarak önümüze atıldı. Buna bizim sessiz kalmamız mümkün değildi.
Yunanistan’ın tavrının tam bir sorumsuzluk örneği olduğunu kaydeden Burcu, Yunanistan Başbakanı’nın tavrının “Çoklu konferansa götürecek bir çalışmayı sabote etmek” olarak değerlendirdi.
Burcu, Mont Pelerin’de ele alınması öngörülen 3 ana kriterden ikisinin, kurucu devletlere kalacak olan toprak oranı ile verilecek topraklara geri dönecek göçmen sayısı olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın 7-11 Kasım’da yer alan Mont Pelerin görüşmelerinde yaptığı açılımların hem BM, hem çözüme ilgi duyan kesimler, hem de Rum kamuoyu tarafından takdirde karşılandığını belirten Burcu, “Cumhurbaşkanımız kriterlerin en önemlisi olan toprak oranı konusunda çok makul, çok yardımcı olacak bir oranı büyük bir politik cesaret ve dirayetle ortaya koydu” dedi
Mont Pelerin’de süreçle ilgili olarak, toprak düzenlemelerinin esasını oluşturacak üç kriterin ele alınması ve bu kriterlere uygun olarak tarafların harita çizmesi, haritaların Birleşmiş Milletlere verilmesi, BM’nin de haritaların kriterlerle uyumlu olup olmadığının değerlendirmesi, BM tarafından kriterlere uyumlu haritaların sunulduğu kanaati çıkması halinde beşli konferansın tarihinin açıklanması üzerinde bir uzlaşı bulunduğunu kaydeden Burcu, toprak konusunun beşli konferansta sonuçlanması üzerinde de bir anlayış bulunduğunu söyledi.
Burcu, “Mont Pelerin’e toprağı a’dan z’ye bitirme anlayışı ile gelmedik, uzlaşı da bu değildi” dedi.
Sürecin selameti bakımından bir sorumlulukla hareket ettiklerini belirten, bu nedenle bazen ketum davrandıklarını ifade eden Burcu, Kıbrıs Türk tarafında kalacak toprak oranı konusunda “Teklifimiz yüzde 29.2 idi” dedi.
Süreçte bir suçlama oyununa girmek istemediğini belirten Burcu, “Kıbrıs Türk tarafının, Cumhurbaşkanı ve müzakerecinin, tüm ekip olarak hepimizin iyi bir sonucun ortaya çıkması için iyi niyetle çalıştığımızı söylemek istiyorum, bu bakımdan tüm arkadaşların, Cumhurbaşkanı’nın vicdanı çok rahattır” dedi.