Üstel: “Hedefimiz, KKTC’nin tüm altyapı eksikliklerini tamamlayarak onu dünyaya hazır hale getirmek”

Başbakan Ünal Üstel, Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki kardeşliğin, karşılıklı güvenin ve ortak kalkınma iradesinin ne kadar sağlam temellere dayandığını dünyanın bildiğini belirterek, “İşte bugün bir kez daha burada buluşmamız, bu gönül bağlarının açık bir tescilidir.” dedi.

Üstel, hedeflerinin KKTC’nin tüm altyapı eksikliklerini tamamlayarak dünyaya hazır hale getirmek olduğunu vurguladı.

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak biz, Türkiye ile kurduğumuz bu iş birliğini finansal değil, yaşamsal görüyoruz. Bu ilişkileri, tarihi, kültürel ve stratejik bir kardeşlik olarak görüyoruz.” diyen Üstel, bunu daha da ileriye taşımaya kararlı olduklarını kaydetti.

Başbakan Ünal Üstel, temas ve incelemelerde bulunmak üzere 20 Haziran Cuma günü KKTC’ye gelen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Ercan Havalimanı’nda basın toplantısı düzenledi.

Başbakan Ünal Üstel, konuşmasında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bir kez daha görmekten duyduğu mutluluğu belirterek, sözlerine başladı.

Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki kardeşliğin, karşılıklı güvenin ve ortak kalkınma iradesinin ne kadar sağlam temellere dayandığını dünyanın bildiğini ifade eden Üstel, “İşte bugün bir kez daha burada buluşmamız, bu gönül bağlarının açık bir tescilidir. Hükümete geldiğimiz günden bugüne, Türkiye ilişkilerini olduğu yerden daha da ileriye taşımak adına elimizden gelen her şeyi yaptık. Bu ilişkiler belki de tarihimizin en üst noktasına çıkmış durumdadır.” diye konuştu.

“Karşılıklı sevgiye, saygıya ve güvene dayalı bu ilişkilerin en somut göstergelerinden birinin Türkiye Hükümeti’nin, Hükümetimizin her daim yanında durması ve her koşulda bizlere destek vermesidir.” şeklinde konuşan Üstel, katkılardan ve destekten dolayı Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a da teşekkür etti.

2025 yılı İktisadi ve Mali İş Birliği Anlaşması’nı geçen aylarda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile imzaladıklarını anımsatan Üstel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“KKTC’nin, 26 yıl sonra yapılan 5 yıllık kalkınma planı dikkate alınarak hazırlanan bu antlaşma kapsamında yaklaşık 21 milyar Türk Lirası gibi çok güçlü bir kaynak elde edilmiştir. Bu kaynağı, kamu altyapımızı güçlendirmek, halkımıza daha çağdaş hizmet sunmak, üretimi ve istihdamı artırmak için kullanmaya başlamış durumdayız.

Bu anlaşma; bir destek protokolünden öte, devletimizi geleceğe hazırlayan, halkımızın refahını önceleyen, kurumsal kapasitemizi güçlendiren bütünlüklü bir kalkınma planıdır. Bu destek, ‘biz kardeşiz’ beyanının sadece sözde kalmayarak gerçek hayata dönüşmesidir.

Dolayısıyla Yılmaz’ın da sıklıkla ifade ettiği; ‘Kıbrıs Türk halkının huzurunu, refahını ve güvenliğini Türkiye’deki vatandaşlarımızdan ayrı görmüyoruz.’ cümlesi bizim için sadece diplomatik bir cümle değil, kardeşliğimizin özü, siyasi duruşumuzun açık ifadesidir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, dünya ile kucaklaşma yolculuğuna başlamıştır ve bu yolculuğa devam etmektedir. Ancak dünya ile kucaklaşmak için dünya standartlarında bir devlet yönetimine, refah düzeyine, altyapıya ve hizmet kalitesine ulaşmamız da şarttır. Hükümet olarak 2026–2027 yılı vizyonumuz da budur.”

Hedeflerinin KKTC’nin tüm altyapı eksikliklerini tamamlayarak dünyaya hazır hale getirmek olduğunu ifade eden Üstel, sağlık alanında, Lefkoşa Devlet Hastanesi başta olmak üzere birçok yeni yatırımın hayata geçtiğini dile getirdi.

“Girne Devlet Hastanesi tamamlandı, Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nin renovasyonu başlıyor ve Güzelyurt Devlet Hastanesi tamamlanıyor. Karpaz Hastanesi’nin temellerini çok yakın bir zamanda atacağız.” diyen Üstel, vatandaşların artık çok daha donanımlı, daha erişilebilir bir sağlık sistemine kavuşmuş olacağını dile getirdi.

Üstel, ulaşımda; Girne Doğu Çevre Yolları, Batı Çevre Yolları, Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu, Değirmenlik-Girne Dağ Yolu, Karpaz Yolu ve köy yolları gibi projelerle ülkenin dört bir yanını daha güvenli ve hızlı erişilebilir hale getirdiklerini kaydetti.

“Bunların birer laftan ibaret olmadığının ve mutlaka gerçekleşeceklerinin belki de en büyük ispatı, şu anda içinde bulunduğumuz yeni Ercan Havalimanı’dır. Yani Ercan Havalimanı’nın yeni terminali, hem yüzümüzü hem vizyonumuzu yansıtan bir eserdir.” diyen Üstel, enerji güvenliği için de kritik bir adım attıklarını ifade etti.

Türkiye ile kurulacak elektrik enterkonnektör hattının maliyetleri azaltacağını, arzı güvence altına alacağını, çevreci ve sürdürülebilir bir altyapıyı mümkün kılacağının altını çizen Üstel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tarım sektöründe; narenciye işleme tesislerinden soğuk hava depolarına, sulama sistemlerinden üretici desteklerine kadar birçok proje kırsal kalkınmanın temelini oluşturuyor. Bunları çok kısa bir sürede hizmete sokmaya kararlıyız. Turizm ve kültürel tanıtım faaliyetlerimiz Türkiye ile koordineli yürütülüyor. Bu yıl için ayrılan özel bütçeyle, KKTC’nin uluslararası marka değerini artırmak, yeni destinasyonlara ulaşmak ve kültürel mirasımızı tanıtmak için kapsamlı kampanyalar yürütüyoruz. Dijital dönüşümle birlikte kamu hizmetlerini daha şeffaf, daha hızlı ve daha çağdaş hale getiriyoruz.

E-Devlet uygulamalarımız gelişiyor; mobil altyapımız güçleniyor. Aynı zamanda gençlerimize yönelik eğitim, AR-GE ve girişimcilik destekleriyle kalkınmanın insan kaynağını inşa ediyoruz. Gençlerimize yönelik ilk evim kredileri ve sosyal konut projelerimiz devam ediyor. Kadınlarımızın ekonomiye katılmaları adına her türlü destek paketini devreye sokuyoruz.

Başlatılan bu projeler tamamlandığında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, hem devletsel kurumları hem de altyapısı ile dünyada hak ettiği saygın yeri mutlaka kazanacaktır. Yani Sayın Yılmaz’ın sürekli şekilde ifade ettiği gibi; bu çalışmalar yalnızca yatırım değildir. Aynı zamanda ‘uluslararası statümüzü yükseltme’ ve ‘haklı davamızı tüm dünyaya duyurma’ yönünde önemli adımlardır.”

Bu önemli ziyarette Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz ile devam eden projeleri ve başlatacakları yeni projeleri ele alacaklarını kaydeden Üstel, aynı zamanda KKTC halkının refah seviyesinin daha da ileriye taşınması adına neler yapabileceklerini konuşacaklarını söyledi.

Bu ziyaretin önemli bir yönü daha olduğunu ifade eden Üstel, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, son beş yıldır Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yürüttüğü iki devletli çözüm vizyonumuzu tüm dünyaya anlatmaya devam ediyor. Bu ziyaret, inanıyorum ki; ‘egemen eşitlik ve eşit uluslararası statümüzün’ tanınmasını ortaya koyan bu vizyonun dünyaya bir kez daha güçlü bir irade ile duyurulmasına önemli bir katkı sağlayacaktır.” şeklinde konuştu.

Üstel, bu ziyaretin, ortak iradelerini pekiştiren, halkına güven veren, devlete güç katan bir duruş olmasını temenni etti.

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak biz, Türkiye ile kurduğumuz bu iş birliğini finansal değil, yaşamsal görüyoruz. Bu ilişkileri, tarihi, kültürel ve stratejik bir kardeşlik olarak görüyoruz.” diyen Üstel, bunu daha da ileriye taşımaya kararlı olduklarını vurguladı.

Gazze’de yaşananlara değinen Üstel, Kıbrıs Türk halkının da 1950’lerden 20 Temmuz 1974’te kadar aynı soykırımları yaşadığını dile getirerek, “Neler yaşandığını en iyi bilen Kıbrıslı Türklerdir.” diye konuştu.

Dünyanın önemli kurumları ve aslı görevi olan Birleşmiş Milletler ile Güvenlik Konseyi’nin Gazze’de yaşananlara seyirci olduğunu ifade eden Üstel, konuşmasında İsrail-İran savaşına değindi.

Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin bütün limanlarını gerek Amerika’ya gerek Fransızlara, gerekse diğer uluslara kapılarını açtığına dikkat çeken Üstel, “Kıbrıs adası, tam bir barut fıçısı… Ama bizim halkımızın güvencesi güçlü Türkiye Cumhuriyeti’dir.” diye konuştu.

Hem ekonomilerini çökertmek hem de güvenliklerini sarsmak için Rum tarafının elinden gelen gayreti gösterdiğini ifade eden Üstel, iş adamlarına yönelik bazı tutuklamalar gerçekleştirdiklerini anımsattı.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Güney Kıbrıs’a tutuklamalar konusunda verdiği karara da değinen Üstel, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ekonomisini çökertmek için elinden gelen gayreti gösteriyorlar. Ama unuttukları bir şey var. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Anavatanı, Türkiye Cumhuriyeti vardır. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan vardır ve bizi hiçbir zaman yalnız bırakmayan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz vardır.” dedi.