Cumhurbaşkanı Tatar: “Doğu Akdeniz’de barış ve huzurun yakalandığı bir ortamda KKTC devletini güçlendirme çabası içerisindeyiz”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, şu anda Doğu Akdeniz’de barış ve huzurun yakalandığı bir ortamda KKTC devletini güçlendirme çabası içerisindeyiz dedi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar dün, Türkiye Muharip Gaziler Derneği heyetini kabul ederek görüştü.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Tatar kabulde, Kıbrıs Türklerinin yaşadığı tarihsel sürece değindi.

Kıbrıs Türklerinin adada yalnızlaşması ve ortadan kaldırılması için her türlü iradenin ortaya konduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum-Yunan ikilisinin Kıbrıs adasını Yunanistan’a bağlamak amacıyla yaptığı saldırıları anlattı.

Kıbrıs Türklerinin adanın Yunanistan’a bağlanmasını engellemek için mücadele verdiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin 1960 Antlaşmalarından dolayı garantör ülke olarak tek taraflı müdahale hakkını kullanarak 1974’te adaya gerçekleştirdiği harekatın, meşru ve uluslararası hukuka uygun olduğunu belirtti.

Silah zoruyla devletin dışına itilen Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs Cumhuriyeti’nin eşit kurucu ortağı olarak BM sözleşmelerine göre kendi devletini kurma hakkına sahip olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Şu anda Doğu Akdeniz’de barış ve huzurun yakalandığı bir ortamda KKTC devletini güçlendirme çabası içerisindeyiz” dedi.

Federasyon görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, adanın tek taraflı olarak Avrupa Birliği’ne alınma kararının terazideki dengeyi bozduğunu kaydetti.

Türkiye Cumhuriyeti’nin AB üyesi olmaması dolayısıyla Kıbrıs Türklerinin adadaki varlığını böyle bir çatı altında sürdürmesinin mümkün olmayacağını belirten Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye’nin adadan ayrılması ve “sıfır asker, sıfır garanti” gibi bir şeyi Kıbrıs Türklerinin asla kabul etmeyeceğini vurguladı.

Anavatan Türkiye ile birlikte Doğu Akdeniz’deki hak ve hukukumuzun korunmasının önemini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, yan yana yaşayan iki bağımsız devletin iş birliği ile ancak bir antlaşma olabileceğini kaydetti