Oktay:”Federasyonla ikinci bir 50 yılı kaybedemeyiz”

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, CNN’de soruları yanıtladı ve Türkiye’nin federasyon görüşerek ikinci bir elli yıl kaybetmek istemediğini vurguladı: “ 2 Devletliliği konuşabiliriz”

Federasyonla ilgili her türlü çabayı Türk tarafının gösterdiğini dile getiren Oktay şöyle devam etti: “Denedik olmadı. Bu çözümsüzlükle gitmesini istemiyoruz. Crans Montana’da kalınan noktada masayı deviren Rumlardı. Türkiye, ‘Federasyonla ikinci bir 50 yılı kaybedemeyiz. Artık egemen eşitliğe dayalı iki devletliliği konuşabiliriz. Seçimden iki toplumlu, iki egemen yapıyla bir çözüme bakabilirim’ dedi.

Oktay, KKTC’deki seçimin Türkiye’nin gündemi olmadığını ifade ederek, Kıbrıs Türkünün kendi iradesini ortaya koyduğunu söyledi. KKTC’ye yapılan yardımlar üzerinden gelen müdahale eleştirilerine ise Oktay, “Türkiye KKTC için her yıl bütçe ayırır, her yıl yardım yapar. Esas AB, bu seçim döneminde ekonomik yardım yaptı. Guterres seçim öncesi açıklamalarda bulundu. Bunlar müdahale değil midir?” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, CNN Türk’de Ahmet Hakan’un sunduğu Tarafsız Bölge programında açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin seçime müdahalede bulunduğuna yönelik eleştirileri değerlendiren Fuat Oktay, Kıbrıs Türk halkının kendi iradesini kullanarak, kendi kararını verdiğini söyledi. KKTC’nin Türkiye’nin tanıdığı bir devlet olduğunu söyleyen Oktay, “Kıbrıs Türkü öz kardeşimizdir. Uzaktan akraba falan da değil” dedi. Seçimlere yönelik büyük resme bakmak gerektiğini ifade eden Oktay, “Kıbrıs’ta bir mücadele devam ediyordu. Sadece seçimler diye bakmamak gerekiyor. Kıbrıs’ta biz 1571’den sonra 300 yıl hükümranlık sürmüş bir milletin torunlarıyız. Aynen Azerbaycan’daki gibi. 93 Harbi’nde Osmanlı sıkıntılı döneminde İngilizlere geçici bir süre Kıbrıs’ı kiraladı. Hemen oradan faydalanılarak 1914’lere gelindiğinde müslümanların ayıklandığı ve farklı etnik yapılarla doldurulduğu bir yapı ortaya çıktı. En sonunda 74’te yok olmasına müsaade etmeyeceğimiz dediğimiz harekat. Daha sonra iki toplumlu federe bir devlet oluşturuldu. Bu mekanizma çalıştırılmayıp Türk azınlığının yok edilmesine yönelik zulümler yapıldı. Kanlı Noel gecesini unutmayın…

Kıbrıs’ta oylanan şey şuydu. Çünkü Türkiye şunu söyledi yıllardır federasyon olayı ile ilgili biz her türlü çözümü gösterdik olmadı. Artık bu çözümsüzlük ile biz gitmek istemiyoruz. Yıllarca Rumlarla çözüm bulunabilir düşüncesiyle Maraş kapalı tutuldu. Yıllarca federasyon dendi. Kıbrıs Türkünün adadaki haklarını görmeyen, yönetimi paylaşmak istemeyen, AB’ye haksız şekilde üye yapılan bir Rum kesimi var. KKTC’de oylanan şey federasyondu…” diye konuştu.

Federasyonla ilgili her türlü çabayı Türk tarafının gösterdiğini dile getiren Oktay şöyle devam etti: “Denedik olmadı. Bu çözümsüzlükle gitmesini istemiyoruz. Crans Montana’da kalınan noktada masayı deviren Rumlardı. Türkiye, ‘Federasyonla ikinci bir 50 yılı kaybedemeyiz. Artık egemen eşitliğe dayalı iki devletliliği konuşabiliriz. Seçimden iki toplumlu, iki egemen yapıyla bir çözüme bakabilirim’ dedi. Türkiye seçimlere karışıyor diyenler şunu görmeli: Türkiye her yıl Kıbrıs’ta bir anlaşma yapar. Bu yıl da yaptık. Bir bütçe ayırır KKTC için. Kendi meclisinden de geçer. O bütçenin içinde, Kıbrıs ile alakalı hükümetle karşılıklı konuşuruz, bu yardımlar sürekli devam eder. Seçim Türkiye’nin gündemi değildir. Türkiye’nin karışıyor dediği olay devam eden yapıdır. Uzaktan yakından Kıbrıs Türkünü tanımayan AB’ye baktığınızda seçim döneminde ekonomik yardım çıkarıyor. Sivil toplum örgütleri üzerinden. Sivil toplum örgütleri seçimi etkilemeye dönük kendi kurdukları yapılar. AB’nin seçim zamanında yaptığı yardım hiç konuşulmadı. Guterres seçimden önce açıklama yapmıştır. Bu seçime karışmak değil de nedir? Seçime müdahale derken BM’ye, AB’ye, Rum tarafına, Fransa’ya bakmak gerekiyor. Pompeo seçim zamanı Kıbrıs’a geldi. BM Genel Sekreteri, Kıbrıs ile düzenli değerlendirme toplantıları yapılır. Seçimden önce defalarca açıklamalar ve görüşme yapılmıştır. Dolaylı seçime karışmak değildir de bu nedir?”

Covid salgınıyla ilgili gece gündüz KKTC için çalışmalar sürdürdüklerini aktaran Oktay, Türkiye’nin tüm imkanlarını açtığını ifade etti. KKTC’ye pandemi hastanesi yaptıklarını anımsatan Oktay, “Bunun seçimle ilgisi olabilir mi? Su konusu seçimden önce de devam eden bir konuydu. Kıbrıs Türkünün gündemindeki en önemli konuydu. Gece gündüz Tarım Bakanlığı ile irtibat kurduk. Seçimle ilgili bir defa açıklama yapmadık. Buna rağmen Türkiye’nin seçime karıştığı iddia edildi. Buradan tekrar Kıbrıs Türkünün seçimlere kimin müdahale ettiğine yönelik soğukkanlı bir değerlendirme yapmasını istiyorum” diye konuştu. Doğu Akdeniz meselesine değinen Oktay şu sözleri kullandı: “Lokasyona takılmamak lazım. Bizim kararlılığımız şu. Kıbrıs’ta dahil. Bizim kıta sahanlığımız var. Kendi bulunduğumuz alanda araştırmamızı yaparız Karadeniz’de nasıl yapıyorsak burada da yaparız. Yaptığımız şey kimseden izin almaya ihtiyaç duymadığımız yerdeki çalışmalara dışarıdan bir müdahaleden bahsediyoruz. Biz istediğimiz yerde araştırma yapıyoruz. Kıta sahanlığımız pembe alan. Biz burada istediğimiz herhangi bir yerde araştırma yaparız. Biz çalışmalarımıza devam ederiz. Biz Libya ile yaptığımız anlaşma dahil hemen Grit’in güneyinde olan bölgelerde buna dahildir. Marmara’dan çıktınız, Ege’de İzmir’de hiç fark etmez herhangi bir ilinizde ticaret yapıyorsunuz askeri boyutu bırakın, üç tarafı deniz olan bir ülkede bu kadar uzun kıyılarının olduğu ülkeden açık denizlere hareket edemeyecek bir haritadan bahsediyorsunuz. Anakaraya hapis olmak, tam olarak bu. Kıbrıs’ın neden bu kadar önemli olduğunu anlıyor musunuz? Adacıkların kıta sahanlığı diye bir konu söz konusu olamaz. Değil Yunanistan kim olursa olsun Türkiye denizindeki bir damla suyunu, gelecek nesillerin hakkını hiç kimseye vermez. Bu kadar nettir.”