Özersay: “Kıbrıs Türk tarafının görüşlerinin aktarılması açısından temaslarımız verimli geçti”

Başbakan Yardımcısı Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün (BMBG) görev süresi ve Kıbrıs Türk tarafının görüşlerinin aktarılması açısından ABD’de gerçekleştirdikleri temaslarının verimli geçtiğini söyledi.

BRT Haber Merkezi programında Levent Kutay’ın sorularını yanıtlayan Özersay, ABD temaslarını ve bazı iç konuları değerlendirdi.

Özersay, “içerik açısından bakıldığında, BM Barış Gücü’nün görev süresi ve Kıbrıs Türk tarafının görüşlerinin aktarılması açısından temaslarımız verimli geçti” dedi.

Özersay, “ Burada oturarak, bazı açıklamalar ya da bazı büyükelçilerle görüşerek etkili diplomasi gerçekleştiremezsiniz… Uluslararası platformlarda da görünürlük mümkündür. Benzeri temaslara devam edeceğiz.” ifadesini kullandı.

“Gerek BM’de gerekse Washington’daki temaslarınızda, bölgedeki doğalgazla ilgili gerginlik konusunda gelecek öngörüleriniz nelerdir?” sorusu üzerine Özersay, “Biz temaslarımızda ve verdiğimiz konferanslarda, doğalgaz için iki tarafın çözümü beklemeden işbirliği yapabileceğini savunduk. Kıbrıs’ta ciddi güven eksikliği var. Bu güven eksikliğinin bitmesini beklemek yerine, turizmde sağlıkta işbirliği yapılabileceğini söyledik. Bu güvenin ileride bir ortaklığa dönüşebileceğini söyledik. Rum tarafı doğalgazda işbirliğine yanaşmıyor. Bunu uluslararası topluma anlatacağız. Çünkü Rum tarafını işbirliğine onlar zorlamalı. Yoksa çözüm olmadan dünya Rum tarafına hem hükümet muamelesi yapar hem de doğalgazı işletme hakkı verirse ben neden çözüm yapayım. Ben olsam ben de yapmam” yanıtı verdi.

Doğalgazda Kıbrıslı Türklerin hakkının da olduğunu herkesin iyi bildiğine işaret eden Özersay, “Bu bölgede çözümü beklemeden işbirliği yapılmazsa, hem güvenlik bağlamında istikrar zarar görecek hem de doğalgaz yatırımı ile ilgili ekonomik ve tazminat sorunları yaşanacak. Görüşmelerimiz bu anlamda da çok yararlı geçti” şeklinde konuştu.

Girişimleri, statükoyu sorgulama bağlamında değerlendirmek gerektiğini belirten Özersay, BM Barış Gücü’nün de statükonun simgelerinden biri haline geldiğine vurgu yaptı.

BM’nin mevcut faaliyetlerinin asker olmadan da yürütülebileceğini kaydeden Özersay, “Örneğin gözlem yapıyor, rapor yazıyor, BM’ye gönderiyor. Onlar da bir rapor yazıyor gönderiyor, böylelikle caydırıcı oluyor. BM askeri olmadan da bunlar gayet güzel yapılabilir” şeklinde konuştu.

Özersay, ABD’nin dünya genelindeki BM operasyonlarında ciddi kısıtlama istediğini de hatırlattı.

Rum tarafını tek hükümet gören BM’nin 186 Sayılı kararının statükoya hizmet ettiğine vurgu yapan Özersay, bu statükoyu kökten sorgulama zamanının geldiğini belirterek, “ABD’deki temaslarımız bu anlamda olumlu bir adım olmuştur” diye konuştu.

Özersay, BM ile adadaki Türk askerini bir tutmanın da son derece yanlış olduğunu vurguladı. Özersay, “BM Barış Gücü barışı sağlayan olsaydı 1964 yılından 74’e kadar Kıbrıslı Türkleri evlerinden yerlerinden canlarından ve mallarından olmazlardı” dedi.

Temaslarıyla ilgili hükümet vurgusu yapan Özersay, “Kıbrıs konusunda hükümet arasında farklı görüşler var. Ama bu hükümetin bir dış politikası vardır. Doğalgaz konusunda, BM Barış Gücü’nün görevi, izolasyonlar konusunu anlatırken bunlar hükümetin pozisyonudur” dedi.